Mirasın Gerçek ve Hükmen Reddi Hakkında Ortak Bilgiler
Evvelce ifade edildiği gibi hukukumuzda iki tür mirası ret imkânı bulunmaktadır. Bunlardan ilki mirasın gerçek reddi ikincisi ise mirasın hükmen reddidir. Uygulamada mirasın reddi aşamalarında karşılaşılması muhtemel durumlar hakkında açıklamaların faydalı olacağı kanaatindeyiz. Makalemiz, mirasın gerçek ve hükmen reddi hakkında ortak bilgiler sadedinde kaleme alınmıştır.
Reddi miras yapan mirasçıların, mirasbırakanlarının da mirasbırakanı olması ihtimalinde kendi mirasbırakanının mirasını reddeden mirasçı artık mirasbırakanının mirasbırakanına ait mirastan hak talep edemez. Zincir bir yerde koptuktan sonra geriye doğru bir talep de söz konusu olamayacaktır.
Hem gerçek reddi miras hem hükmen reddi mirasın kayıtsız ve şartsız yapılması gerekmektedir.
Vekil aracılığı ile reddi miras yapılacak ise vekâletnamede bu yönde özel yetki olması gerekmektedir.
Reddi miras talebinden dönmek mümkün müdür? Mirasın gerçek reddi açısından bu talep tek taraflı sulh hukuk mahkemesine ulaşmakla sonuç doğurduğu için artık bundan sonra diğer bütün mirasçılar muvafakat ederse ancak o zaman reddi miras talebinden dönmek mümkün olacaktır.
Gerek mirasın gerçek reddi gerekse de mirasın hükmen reddi taleplerinde en dikkat edilen durumlardan birisi de ret hakkının düşmesidir. Ret hakkı hangi durumlarda düşer? Mirası ret talebinde bulunan mirasçılar mirası kabul ettiklerini düşündürecek tereke ile alakalı açık veya örtülü bir takım işlemler yapmaları halinde ret hakları düşecektir.
Mirası ret hakkını düşürecek davranışları örnek olarak mirasçının, mirasbırakana ait borçları ödemesi, mirasbırakana ait taşınmazda oturmaya devam etmesi, veraset intikal vergisini yatırması, mirasbırkana ait vergi borçlarını ödemesi, mirasbırakanın işlerinin yürütülmesi için zaruret halinin dışında faaliyetler göstermesi, mirasbırkana ait malların intikal işlemlerini yapması, terekedeki malları gizlemesi, mirasbırakanın şirket hisselerini devralması gibi davranışları mirası kabul olarak değerlendirilir. Bu durumda mirasçının artık mirası ret hakkının düştüğü kabul edilir.
En çok merak edilen konulardan birisi ise mirasın reddi halinde dul ve yetim aylığı talebinde bulunmanın mümkün olup olmadığıdır. Mirasın reddedenler için dul ve yetim aylığına başvurma hakkı devam etmektedir.
Yine mirasçılık belgesi almak da mirası reddetmek hakkını ortadan kaldırmaz.
Yasal mirasçının, mirası reddetmesi halinde nasıl bir durum ortaya çıkacaktır? Yasal mirasçının mirası reddetmesi ile kendisi sanki mirasbırakanın sağlığında ölmüş gibi değerlendirilir ve onun miras hakkı artık diğer hak sahiplerine geçer.
Atanmış mirasçıların mirası reddetmeleri halinde miras en yakın yasal mirasçıya geçer.
Atanmış ve yasal mirasçıların tamamının mirası reddetmeleri halinde ise sulh hukuk mahkemesi terekeyi iflas hükümlerine göre tasfiye eder.
En yakın yasal mirasçıların tamamı tarafından mirasın reddi halinde yine tereke sulh hukuk mahkemesi tarafından iflas hükümlerine göre tasfiye edilir.Tasfiye sonucunda bir artık değer oluşursa bu mirası reddedenler arasında miras paylarına göre paylaştırılır.
Alt soyun tamamı tarafından reddedilen miras eğer eş sağ ise tümüyle eşe intikal eder. Alt soyun tamamı tarafından reddedilmiş ve sağ olan eş de mirası reddetmişse tereke artık sulh hukuk mahkemesi tarafından iflas hükümlerine göre tasfiye edilir.
Son olarak mirasın reddinin iptali davası hakkında özet birkaç bilgi verelim. Mirasbırakanın alacaklıları mirasçıların mirası reddetmelerinin iptalini asliye hukuk mahkemesinde dava açarak isteyebilirler. Yetkili mahkeme mirasbırakanın yerleşim yeri mahkemesidir. Burada davayı açacak olan kişilerin reddi mirasın alacaklılara zarar vermek olduğunu ispat etmeleri gerekecektir. Mirasın reddinin iptali davası ret tarihinden başlayarak altı ay içinde açılmalıdır. Altı aylık süre hak düşürücü süredir. Bu süre geçirildikten sonra artık mirasın reddinin iptali istenemez. Özellikle mirasbırakan ölmeden beş sene öncesine kadar mirasçılarına kendi malvarlığından bir kazandırmada bulunmuşsa mirasın reddinin iptali istenebilir.
Bayar Hukuk Bürosu avukatlarından Av. Hüseyin BAYAR tarafından mirasın gerçek ve hükmen reddi konuları için ortak hükümler olarak değerlendirilmesi mümkün görülen hususlara dair kaleme alınmıştır.