Güncellenme Tarihi: 23 Ekim 2024

Cinsel taciz suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 105. maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde kapsamında cinsel taciz, mağdurun vücut dokunulmazlığını ihlal etmeyen ancak rahatsızlık yaratan cinsel davranışlar olarak tanımlanır.

Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikâyeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası veya adlî para cezası verilir. Fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde ise, altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Suçun nitelikli halleri, failin belirli bir konumda veya ilişkide olması durumunda ortaya çıkar ve cezanın artmasına neden olur.

Mağdurun vücut dokunulmazlığını ihlal etmeyen, ancak mağdurda rahatsızlık yaratan cinsel davranışlardır.

Taciz eylemi, cinsel amacın yanı sıra mağdurun huzur ve sükûnunu bozmak amacıyla da gerçekleştirilebilir. Bu durumda, TCK m.123 kapsamında "kişilerin huzur ve sükûnunu bozma" suçu oluşabilir.

Aynı kişiye karşı değişik zamanlarda işlenen birden fazla cinsel taciz suçu, aynı suç işleme kararına dayanıyorsa zincirleme suç (TCK m.43) olarak değerlendirilir.

Cinsel taciz suçunda cezanın artırılmasına neden olan nitelikli haller şunlardır:

• Kamu görevinin, hizmet ilişkisinin veya aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan yararlanılarak işlenmesi.
• Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından işlenmesi.
• Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan yararlanarak işlenmesi.
• Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan yararlanarak işlenmesi.
• Teşhir yoluyla işlenmesi.

Bu nitelikli hallerde verilecek ceza yarı oranında artırılır. Eğer mağdur, bu fiil nedeniyle işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmışsa, verilecek ceza bir yıldan az olamaz.